Devlet büyüklerimiz "Kimseyi evsiz bırakmayacağım, kirada süründürmeyeceÄŸim" diye arada bir çıkıp vatandaÅŸa sahip çıkıyor ve TOKÄ° aracılığıyla sosyal konut yapacağını duyuruyor. Bir çoÄŸu amacına ulaşıp beklentiyi karşılamasa da özellikle dar gelirli aileler için ev sahibi olmanın tek umududur TOKÄ°.
2019'da yetkililer 100 bin sosyal konut yapılacağını duyurdu. Bunun için 1 milyon 200 bin insan baÅŸvuruda bulundu. Aslına bakarsanız bu rakamlar yeterli deÄŸil, belki bunun 10 katı kadar ihtiyaç var. TOKÄ°'nin açıkladığı 8 ilde 2+1 dairelere 500 TL, 3+1 1.000 TL baÅŸvuru bedeli alındı bu bile yaklaşık 800 milyon TL'ye tekabül ediyor. Hazineye bu yoklukta iyi gelmiÅŸtir.
2+1 daire 140 bin - 180 bin TL, 3+1 daire 160 - 210 bin TL'ye satılması planlanıyor. Yüzde 10 peÅŸinat ÅŸartı var. Kalan tutarı 0.49 faiz oranıyla 240 ay(20 yıl) vadede ödenebiliyor. 2+1 140 bin TL'lk bir dairenin geri ödemesi 238 bin TL, 3+1 160 bin TL'lik bir dairenin geri ödemesi 246 bin TL'yi buluyor. Kredili geri ödeme sisteminin faiz olmadığını belirten Diyanet ile dar gelirlinin caizdir diye vicdanı da rahatlıyor, daha ne olsun?
TOKİ neden her seferinde bu kadar talep alıyor ?
Gerçekten konut ihtiyacı olan çok fazla aile var ülkemizde. Ä°htiyaç haricinde fiyatın uygun olması ve uygun ödeme koÅŸulları dar gelirli aileleri cezbediyor. Bu ailelerin miras kalmadığı takdirde asgari ücretle kredi çekme imkanı da yok. Tüm bunların haricinde en önemli etkinin ise devlet güvencesi olduÄŸunu düÅŸünüyorum. Ülkemizde müteahhit maÄŸduru binlerce ailenin bulunması TOKÄ°'ye talebi artırıyor. Özellikle son on yılda sırf inÅŸaatta para varmış diye alaysız, alakasız, mektepsiz herkes malum bu iÅŸe girdi. Ta ki inÅŸaat sektörü patlayana kadar. ÖrneÄŸin yaklaşık aynı nüfusa sahip olduÄŸumuz Almanya'daki müteahhit sayısı 4 bin, bizde 454 bin. Akıl almaz bir orantısızlık var ortada, belki de inÅŸaat sektörünün patlama sebeplerinden biri de bu konu. 454 bin müteahhit için devletin gerçek anlamda bir güvence veya kontrol mekanizması gerçekleÅŸtirmesi çok kolay deÄŸil ama denetimlerin her anlamda yeterli düzeyde olması lazım. Malum iÅŸ böyle yürüyünce Türkiye'nin ÅŸehir planlamasını da ne yazık ki bu adamlar belirledi. Beton dökmedik ranta çevirmedik ne ova ne orman ne su bıraktılar.
Yeni yeni özel sektör aracılığı ile yapı denetim iÅŸi oturmaya baÅŸladı ancak ne müteahhit olurken ne de iÅŸi yürütürken saÄŸlıklı bir denetim mekanizması geliÅŸtiremedik. Müteahhit iÅŸi Allah'a emanet yürüdüÄŸü için devletinde bir kontrol ve denetim mekanizması olmadığı için her yıl binlerce aile dolandırılıyor ya da maÄŸdur oluyor. Kimi topraktan (projeden) ev alıyor müteahhit firma parasını alıp kaçıyor veya tamamlayamıyor. Kimi en azından elle tutulur gözle görülür bir ÅŸekilde evini alıyor ama taahhüt edildiÄŸi ÅŸekilde bulamıyor.
O yüzden siz siz olun gözle görmediÄŸiniz, geri ödemesi boyunuzu aÅŸan bir ev için hayatınızı ipotek altına almayın (iyi ihtimalle). ÖdeyemediÄŸinizde ki kötü ihtimali söylemek bile istemiyorum.